Güncel
Nihal Bengisu Karaca: Hiçbir gerekçe UBER’cilerin uğradığı muameleyi haklı çıkarmıyor
Haber Türk Yazarı Nihal Bengisu Karaca son günlerin tartışmalı konusu UBER'i köşesine taşıdı.
Nihal Bengisu Karaca eleştirilerin hedefinde olan UBER'e haksızlık yapıldığını belirterek müşterisine rahat ve güvenilir hizmet sunan bu uygulamanın politik malzeme yapılmasını ve şiddete maruz kalmasını eleştirdi.
Yazının Tamamı
UBER akıllı telefona yüklenen bir yazılım sayesinde VIP araç sahipleri ile müşterileri buluşturan bir sistem. Uygulama, anlık olarak aracın rotasını, plakasını ve şoförün fotoğrafıyla birlikte telefon numarası gibi iletişim bilgilerini de görmenize izin veriyor.
Sadece Türkiye’de deÄŸil, baÅŸka ülkelerde de UBER üzerinden tartışmalar çıktı. Zira ticari taksilerin tekeline ortak oluyor. Ama devletler ÅŸehir içi konforlu seyahatin kaçınılamaz yükseliÅŸi karşısında UBER’le ilgili yasal düzenlemeleri güncellemeye çalışarak sorunu çözmeye çalışıyorlar genellikle. Bizdeki gibi, UBER’i “iç güvenlik tehdidi” ilan etmeye kalkışan, rant kavgasının bir tarafını tutup diÄŸerini itham eden, UBER’in müşterilerin yol, lokasyon ve kiÅŸisel bilgilerini sattığını iddia eden baÅŸka siyasetçi profili görmedim diÄŸer ülkelerde. Bu eksiksiz “BaÅŸka yerde yok, burası Türkiye” tablosuna son haftalarda UBER ÅŸoförlerine yönelik darp, bıçaklı saldırı ve kurÅŸunlama vakaları da eklendi.
Hiçbir gerekçe UBER’cilerin uÄŸradığı muameleyi haklı çıkarmıyor, yaÅŸananlara bakınca kimlerin iç güvenlik tehdidi olduÄŸu net olarak belli oluyor. Ayrıca bu itham zaten inandırıcı deÄŸildi. Kullanan herkes biliyor ki, UBER’in sürücü seçimi, plaka sahiplerinin ÅŸoför seçiminden daha itinalı.
Ä°kincisi, insanlar UBER’i sadece VIP araç konforu için seçmiyor. UBER’i seçiyorlar, çünkü UBER aracı çaÄŸrılınca geliyor. Ticari taksiler gibi mesafe beÄŸenmezlik yapmıyor. Müşterisinin Dubaili, Katarlı olmadığını anlayınca söylenmiyor. Kazıklamaya çalışmıyor. BaÅŸtan ne ödeyeceÄŸini bilerek araca biniyorsun ve ne yaparım da yolu uzatırım diye uÄŸraÅŸan bir ÅŸoför profiliyle karşılaÅŸmıyorsun. Mesele bu kadar basit.
Anlayacağınız sarı taksi sahiplerinin ve kullanıcılarının terörize ettiÄŸi ulaşım iklimine “çölde vaha” kapısı aralamış bir sistemdir UBER. Ancak yasal koÅŸulları oluÅŸturulup denetlenmesi saÄŸlanmazsa hızla yozlaÅŸacağı da bellidir.
***********
DEĞERLİ KURAN KURSU ÖĞRETMENLERİ, SAYIN BİTLİSLİLER...
GUCCI’nin tesettür defilesinden yansıyan görüntüleri alıntılayan ve“Tesettürlüler de tüketim toplumunun bir parçası haline getirildi”mealinde bir cümle yazan arkadaşımın paylaşımına şöyle yazmıştım: Parodi mi bu? Bizim Bitlisli Kuran kursu öğretmenleri bile bunlardan daha iyi giyiniyor.
Önce Bitlisliler lince giriÅŸti: Sen Bitlis’e kurban ol. Bir taraftan da Kuran kursu öğretmenleri bağırıyor: Sen Kuran kursu öğretmenlerine kurban ol.
Aralarda daha yaratıcı hakaretler de vardı ama en masumu bunlardı. Hayırdır inşallah derken Diyanet-Sen Bitlis şubesi açıklama yaptı. Arayanlardan öğrendim: Bitlis karışmıştı, Kuran kursu öğretmenleri öfkeliydi; olaylar, olaylar.
Toz duman yatıştı ama bu olay, ülkemizin tabu üretme fabrikası olduğuna dair kuşkumu iyice perçinledi. Ayrıca baktım bazı iyi insanlar benim kötü bir niyetim olamayacağını anlatmaya çalışırken heder oluyor, o halde yazmalıyım.
Önce bir hatırlatma: Karşınızdaki Nur Serter deÄŸil, tesettürü üzerinden ayrımcılığa uÄŸrayan kadınları yıllarca desteklemiÅŸ bir yazar. 80’li yıllarda bazı üniversitelerde uygulanan başörtüsü yasağına karşı Kenan Evren’e telgraf çektiÄŸi için aylarca cezaevinde kalan “Kuran kursu öğretmeni” bir kadının yeÄŸeni.
“Neden Bitlis, neden Kuran kursu öğretmeni, var bir bit yeniÄŸi” diye pireyi deve yapanlara açıklayayım. Ä°kisi de bilinçli seçim. Şöyle: Bitlis ya da herhangi bir mütevazı Anadolu kenti, “trendsetter” mekân ve markalara eriÅŸim zorluÄŸunu temsilen o cümlede bulunuyor. Kuran kursu öğretmenleri ise bana göre tüketim toplumunun ve modaya uyma baskısının histerisine direnebilecek tek kadın topluluÄŸu olduÄŸu için.
“Modaya rahat eriÅŸemeyen ve zaten modayla ilgilenmeyi zül addedecek kadınlar bile bu kreasyona oranla daha iyi giyiniyor”diyorum. Burada aÅŸağılama, hakaret nerede, akıl erdirmek zor. Tek hatam sabahtan akÅŸama Kuran-ı Kerim ile içli dışlı olan kadınların stildir, trenddir, modadır diye uÄŸraÅŸmayacağını, iç dünyalarında kısmen de olsa süfli, dünyevi kaygılara, “iddialara” yer olmadığını düşünmek. Liyakatlerini eleÅŸtirsem bu kadar tepki vermeyecek insanların attığı tweet’lere, gönderdikleri mesajlara bakınca gördüm ki, bu bir “vehim”- miÅŸ, ben 80’lerde kalmışım. O zaman hepimize geçmiÅŸ olsun.
Henüz yorum yapılmamış.